Canlarım, sizlerle beraber olmak öyle önemli ki benim için. Beni Sevgi ablanız olarak kabul edin. Zaten Bodrum da beni öyle tanır. İyi ve kötü zamanlarınızda yanınızda olayım. Dertleşelim, ama çoğunlukla gülelim. Öyle ihtiyacımız var ki gülmeye. Sorunlarımızı unutup, keyif almaya bakalım. Haydi.. Var mısınız beraber keyiflenmeye ?

Bodrumun Sevgisi

Pazartesi, Şubat 09, 2009

SEVGİLİSİ OLANLARA 1 GÜN MÜ OLURMUŞ?

Bazı günler vardır. İnsanların sinir sistemini yerinden zıplatır. Bayramı seyranı anlarım. Eh anneler gününü de idare eder. Çorum’un kurtuluş günü, İstanbul’un fethi. Galatasarayın şampiyon olması. Ne biliiimdaha bi sürü gün var. Kutla Allah kutla. Zaten deliye her gün bayram misali her bi şeyi uydurup, davulun gözüne vuruyoruz.

Benim doğum günüm 13-şubat. Yani kova burcunun en çılgınıyım. Bu burç dahi ve deli burcudur. Dahiliği başkalarına hediye ettiğimden delilik üstüme yapıştı. Hür ve dahi ne kadar aymaz işler varsa benden sorulur. Kes dedim mi keser aklıma gelir. Aklımdakini o an yapamazsam, kurdeşenler dökerim. Çılgın, deli, hür, pratik, mükemmeliyetçi, teferruatçı en önemlisi de en zekisi bu burçtur. (vay beeee! En güzel burcu bulmuşum. Kendimi beğenmesem çatlarım.)

Astrolojiye göre anlaşıp döğüştüğüm burçların hangisi olduğunu bilemem. Kafamın tası atınca burcunu murcunu sallamam. Uzun yıllar aman kimse kırılmasın, onların yerine ben üzüleyim şeyini şeyediyordum. 7 yıl önce başıma saksı değil, botanik bahçesi düştü. Akıllandım dostlarım. Artıkın içime atmıyorum. Ne gerekiyorsa yapıyorum. İsmim gibi sevgi dağıtıyorum. AMA almasını bilene.

Şimdi doğum günüm öyle ilginç günde ki! 13- şubatı kutluyorum. Gece 12 olunca, devrisi güne yani 14 şubata giriyorum. Eeeeeee! O günde “sevgililer günü” al bakalım. Rahmetli anacığıma hep derdim. “1 gün daha dişini sıksaydında 14- şubatta doğursaydın.” Anacımda “kızım sen doğduğunda ööle sevgili mevgili günü daha icat edilmemişti. Sonradan uydurdular bunu.”

Haklıydı. Ben beni bildim bileli. Her doğum günümü kutlarken 2 günü birden kutlarım. Tamam yaş gününü anladık DA şu sevgililer günü kadar insanları geren başka gün yoktur. Evli olanlar eşini sevgili kabul etmez. Sanki evlenince sevgi bitiyormuş gibi. Eğer bittiyse neden evlisin? Üremek, yaşantındaki düzen, hizmet eden insan için mi? Aynı evi paylaşırsınız?

Hep karayoluyla seyahat ederken, gece yerleşim yerlerinden geçerken. Her ışığı yanan evleri merak ederim. Acaba her yanan ışıklı evde ne sevinçler, ne hüzünler, ne sevgiler, ne şiddetler, ne? Ne? Ne? Bunu kafamda çoğaltırım. Acaba özel günleri bilenler var mıdır? Yoksa asorti dediklerinin uydurması mı onlar için?

Kadın karnından sıpa, sırtından sopa eksik olmazken netsin sevgililer gününü? Adamlara da eline 1 gül alıp karısını öpmek, kılıbıklık sayılacağından netsin gayrı? Evliler bu günün anlam ve önemini ceplerine binecek yük görürler. Hediye alsa 1 türlü almasa 1 türlü. Çiçek böcek seveni var. Mini minnacık tek taş seveni var. Devre mülk karşılığı yemeğe gitmeyi seven var. Var oğlu var. Artık olmayan akılla size yol gösteremem. Bu günü kazasız belasız atlatmak sizin maharetinize kalmış.

Gelelim esas konuya. Sevgilisi olanlar. Gazete mesajlarından başlar. “arım,ayım,(hayvan değil yanlışlık olmasın) bicikom, bıcırım, artık Allah ne verdiyse, say sayabildiğin kadar. Gökten yıldızı gerdanına kolye edeyim. Ufolarla çiçek yollayım. Galaktikada el ele dolanalım. Park bahçelerde çim yolalım. Hayalin sınırı yok. Salla sallayabildiğin kadar.

Normal günde 3 otuz paraya yiyeceğin yemeği kat karşılığı yersin. Çiçekler bile tavan yapar. Mağaza vitrinleri kırmızı kalple dolar. Süzgün gözler, baygın gülüşlerle “ ah canıııııım! Ne zahmet ettiiiin! Seniiiii! Seviyoruuuuuuuuuum!” dedi mi günü kazasız atlattın demektir.

Aldığını “ hııııı! Saol” diye bir yere atıyosa, yandı gülüm keten helva. Yüzünü aşağı döker DE yukarı çıkarabilen baba yiğide aşk olsun. Gitti güzelim günün anlamı. Gecenin devamını yazmayım. Nasıl olsa tahmin edersiniz.

1 de sevgilisi olmayanlar var. Esas yüz dökenler bunlardır. Kız kıza evlerde toplanıp, kaş göz gerisi sözse bizde de var. Danteli de biliriz. Tarhanayı da. Günlerde pasta börek elimizden gelir. Sevgilisi olanlardan ne eksiğimiz var? Yedikleri mantılardan dibek taşına dönmüş mabatlarını sallaya sallaya dövünürler.

Okumuş takımı da kariyer de yaparım çocukta diyerek sevgili beklerler. Bulanlar elinde tutsun diye 40 düzen kurar. Bulamayanlar da Etiler, Nişantaşı dolaylarında toplaşıp hem kafayı dindon ederler hem de çevreyi keserler. Son anda bişi olur mu ümidini asla yitirmezler.

Anacıklarım. Sevgili olmak önemli olduğu kadar, olamayanlar saçını başını yolmasın. Sevmek kadar güzel bişi varmı. İlle de sevgilim olcak diye biyerlerinizi yırtmayın. Sevmekten vaz geçmeyin. Ailenden başla. Arkadaşlarını, dostum dediklerini, hayvanları, doğayı, otu böceği, sokağındaki esnafını, pazardaki satıcıyı, bebeleri, yaşamında ne varsa onlarla sevgiyle yaşamasını bil. Gözünün gördüğü, elinin erdiği her bişeyi sev.

Yaşamında eğer sevmek önemliyse, hayata iyi gözlerle bakıyorsan, negatif olmayı bırakıp pozitif duygularla yaşıyorsan Kİ ne düşünürsen sana geri dönüyor. Sevgililer gününde sevgilin yokmuş. Ne gam? Sen sevdiğin sürece nasıl olsa sevgiliyi de bulursun. Bu gün sadece sevgili günü olmamalı. Sevmenin önemli olduğunun günü olmalı. Hem de sadece 1 gün değil de her gün olmalı. Sevgi dolu gününüz kutlu olsun.

Meraklısına not: 21- şubat bodrumda konserimiz var. Sonrasında torunumu çok özledim. İstanbul’a gidiyorum. Öpüldünüz canımcıklarım.

SEVGİYLE KALIN