Canlarım, sizlerle beraber olmak öyle önemli ki benim için. Beni Sevgi ablanız olarak kabul edin. Zaten Bodrum da beni öyle tanır. İyi ve kötü zamanlarınızda yanınızda olayım. Dertleşelim, ama çoğunlukla gülelim. Öyle ihtiyacımız var ki gülmeye. Sorunlarımızı unutup, keyif almaya bakalım. Haydi.. Var mısınız beraber keyiflenmeye ?

Bodrumun Sevgisi

Pazartesi, Kasım 22, 2004

DOSTLUK NEDİR NASILDIR BİLEN VAR MI?

Geçmişle, gelecek arasında gel-git yaşamak bazen insanda hezeyanlara sebep oluyor. İstanbul’daki eski dostların çocukları büyümüşler, kimi evlenmiş, kimi çalışıyor. Çoğunu tanımakta zorlandım. Sadece bende değişiklikler oldu zannederdim. Dostlarım da fiziki değişmişler. İstanbul’dan dün Ankara’ya iki, üç günlük kaçamak yaptım. Şimdi size başkentten yani has memleketimden yazıyorum.

Uzun zamandır buraya da gelmemiştim. Ne kadar değişmiş, hiç bilmediğim semtler oluşmuş. Şurası da gerçek ki İstanbul’dan sonra Ankara çok derli toplu geldi. Tamam orada da kalabalık, trafik var ama daha düzenli. Zaten Ankara oldum olası devlet erkanı, hükümet orada olduğundan daima her konuda duyarlıdır. Ankara halkı her an yollardan devlet büyüklerinin geçişlerine alışıktır. Nitekim geldiğimin ilk günü arabadayken yolu kestiler, Başbakan geçiyordu. Seyre durduk sonra dayımlara gittim.

Dayımlarda hoş beşten sonra bir telefon trafiği başladı ki!...Aynı gün duyan dostlarımın çoğu eve doluşmuştu bile. Düşünün en son Ankara’ya 1999’da gitmişim.

Dayım asker emeklisi olduğu için ordu evinde yer ayırttı. Akşama ne kadar eş dost varsa toplamaya çalıştı. Çoluk çocuk yemeğe gittiğimizde yaklaşık 30 kişi olmuştuk. Dayımın kızı Ankara radyosunda ses sanatçısıdır. Askerlerden kurulu sazlar vardı. Özlem sahneye çıktı. Belki 2 saate yakın Türk müziğinin klasiklerden başladı, günümüzün şarkılarıyla muhteşem bir konser verdi.

O kadar zamandır görmediğim dostlarım aynı İstanbul’dakiler gibi bebeler büyümüş arkadaşlarım babaanne, anneanne olmuş. Öyle anlar vardır ki uzun zaman göremesen bile karşılaştığın zaman ayrılıkla geçen zamanı yok sayıyorsun, kaldığın yerden devam ediyorsun. Benim eski dostlarım en aşağı 20-30 seneye dayanır.

Yemekte güldüğümüz kadar aramızdan ayrılanlara da ağladık, sevgiyle yad ettik. Birbirimize geçmişte yaşadıklarımız haylazlıklar, çapkınlıklar,iyi günde, kötü günde paylaşmalarımızı anlattık. Masada herkes birden konuşuyor, bardaklar inip inip kalkıyordu. Her beş dakikada bir sarılıp öpüşmeler koptuk yani anlayacağınız gibi.

Bir kere daha inandım ki!.. hayatta en değerli ve güzel olan şey DOSTLUK. DOSTLUK emek ister, özveri ister, zamanla pekişir. Arkadaş, tanıdık çoktur, dost az ama özdür.

Ben bir zamanlar birine “Her şeyin bir bedeli mutlaka vardır, dostluk hariç. Kutuplardan, ekvatora kadar bütün dünya milletlerinin parasını bir havuzda topla. Tek satın alamayacağın şey DOSTLUK’tur. Bu duygu da sana yabancı, bilemezsin” demiştim . Anlamadı, iyi de oldu ben çok kazançlı çıktım.

Şimdi yaşam koşulları mı, kaybolan değerler mi adını koyamıyorum. İkili ve çoklu ilişkilerde bir samimiyetsizlik, kullanılma, arkadan ‘canın çıksın’ görünce ‘canım,canım’ Bana itici geliyor. Zaten duygularımı yüzümde belli eden insanım. Şaşırıyorum ,ilişkileri çözemiyorum. Neden samimi, güzel, dürüst duygularımızı yitirdik. Ne oldu bizlere? İlişkiler bu kadar ucuz mu?

Biliyorum sevgili okurlarım! Sizler benimle yazılarımla dostsunuz.Beni okumanız bile bana gurur veriyor.

Hepinizin dostu olabilmek için elimden geleni yapacağıma sevgi sözü!!!!........



SEVGİYLE KALIN