Canlarım, sizlerle beraber olmak öyle önemli ki benim için. Beni Sevgi ablanız olarak kabul edin. Zaten Bodrum da beni öyle tanır. İyi ve kötü zamanlarınızda yanınızda olayım. Dertleşelim, ama çoğunlukla gülelim. Öyle ihtiyacımız var ki gülmeye. Sorunlarımızı unutup, keyif almaya bakalım. Haydi.. Var mısınız beraber keyiflenmeye ?

Bodrumun Sevgisi

Pazartesi, Mayıs 07, 2007

İÇİMDEKİ ÇOCUK KIPIRDADI

Buraların sezonu kıpraşmaya başladı ya, benim de damarlarım kaynamaya başladı. Engin ve de zengin kocamaaan bahçemi temizledim. İpi topu 4 saksı çiçeğim var onlara güneşe karşı şekil verdim. Yeni dünya ağacında meyveler bi güzel olmuş. Haaa! Bizim malta eriği veya yeni dünya dediğimiz eriğe burada muşmula diyorlar. Halbuki muşmula dağlarda yetişir. Koyu kırmızı olur. Daha başka isimleri de vardır. Döngel, beş bıyık, muşmula gibi. Benim çocukluğumda manav satarken güzel 1 kadın geçerse, “döngel hanıııım! Döngeeeel!” yakışıklı erkek geçerse, “beşbıyık beyiiiim! Beşbıyııık!” yaşlı çirkin hanım geçerse,” muşmula hanıııım! Muşmulaaaa!” diye satardı. Yaniii işte esas meyve odur.

Ağaçtan boyum yettiği yerleri topladım. Üstlerde kalanı da kapıya gelen uzun boylu çöpçü kardeşimden rica ettim. Ağaç tepelerinde düştü düşecek diye de korkmadım değil yaniii! Kendine de topladı. Kim diktiyse mekanı cennet olsun.

Havuzu unuttum ayoool! Bahçemde havuzumu nasıl anlatsam ki! yalakımsı gibi de, dolan suyu zapteylemi çukurumsu bişey. İçinde de sinek yiyen minnacık 5-6 balık bilem var. onun suyunu vicdanımıza kalmış olaraktan arada su salıp, balıklara oksijen maskesi şeklinde ilk yardım yapıyorum.

Benim canım dostlarımdan 2 si evime yakın yerde COMODOR MEZE EVİ açmak gafletinde bulundular. Her gün öğle yemeğinde tabldot yiyorum. Akşamlarıysa peh peh peh… O ne mezeler kardeşiiiiim? Sübye, kalamar, ahtapot, balıklar. VEEE! Olmazsa olmazı olan balık çorbası… fiyatları da benim gibi parayı arayan da cüzdanında pek bulamayan için öylesine uygun ki! Eğer yolunuz Bodrum’a düşerse mutlaka COMODOR MEZE EVİ ne gidin. Adresi çok kolay. Derviş Görgün cad. no 23. umurca unlu mamulleri fırınının tam karşısı. Kime sorsanız gösterirler. En zor beğenenler bilem abone oldular. Hesaptan korkmayın. Balık yiyince kılçığına kadar kazık atılmıyor. Benden de selam sarkıtın. Daha napiiiiim size yaaa! Gidin yiyin ve de bana dua edin.

MÜJDEEEEE! Deniz sezonumu açtım. Hıdrellez gecesi plaja kocaman ateş yaktık. Üstünden atladık. İp atladık. İple kuvvet denemece oynadık. Yenilen denize düştü. Kumların içinde debelendik. En önemlisi de ben tam 3 kişinin yardımıyla ateşten atladım. Senelerdir ip atlamamıştım. Onu da yaptım. Bilin bakalım denize düşenlerin arasında var mıydım? YESSSS!

Size azıcık kopya vereyim. Bu seneki kale konserimiz de SEZEN AKSU repertuarı var. Günlerin ilerleyen dakikalarında yeni havadisler veririm. AZZ SONRAAAA!

Sezen’in 1 şarkısı var ya, o aklıma geldi. Anneni daha çok anımsıyorsan ve de anlıyorsan eğer. Kalbini buruşturulmuş atılmış hissediyorsan. İÇİNDEKİ ÇOCUĞA SARIL. SANA İNSANI ANLATIR…

İşte gerçek bu. Hangi yaşta olursak olalım, içimizdeki çocuk uyumakta. Büyümenin telaşı ve yaşamın koşuşturması ile o çocuğu unutup gidiyoruz. Genlerimiz mi değişti? Yenlerimiz mi ağrıdı? Güzel duyguların yerini şiddet, hiddet, saldırganlık aldı. Ev derdi, tuz derdi, buz derdi, yaşamımızı gerdi. Ağlama, şikâyet, mutsuzluk yaşam biçimimize döndü.

N’oldu bize yaaaa! Maçta, düğünde, her kutlamada kavga silah yumruk... bakın canlarım ciğerlerim! Dertlerimiz bizle yaşıyor. Eğer aaah! Vaaah! Çekip bitirsek, parayla zılgıt çekenlerden tutardık. Onlar bizim yerimize avaza bağırır, ağlarlardı. Değişen ne olurdu ki?

Dün baktım da koskoca insanlar yerlerde, denizde, kumların içinde, ama MUTLUydular. Gecenin yarısı geçmiş olsa da meze evine koştuk. Yine değişiklik olsun diye sabahladık. Gündüz de deniz kenarında kakara kikiri piknik yaptık.

En umutsuz olduğum zamanlarda ilk sığındığım yer içimdeki çocuk oluyor. Anında değişiyorum. O zamanda çatır kadın oluyorum. emme olsuuuun! Hiç olmazsa yaşadığım anın hakkını vermeye çalışıyorum.

Eyyyyy! Milleeet! Hadi gariiiii! İçinizdeki çocuğa ilgi gösterin. Valla pişman olmayacaksınız. Varsın size deli desinler. Siz, sizi yaşayın.(vay beeee! Amma laf ettim beee!) daha sonra neler diycem, bekleyin, azzzz soooona!

SEVGİYLE KALIN