KARMAŞIK DUYGULAR İÇİNDEYİM
Sarı yaz mevsimi başladı. Deniz ve hava ılıman, gün batımı harika. O kalabalıklar gitti. Bodrum bize kaldı. Tam keyif zamanı. Bütün yazdan kalan işlerimi bitirdim. Evimde canımın istediği gibi tembellik yapıyorum.
Çok yakın komşumun kızının düğün hazırlığı var. Bizim bahçede 3 gün yemek verilecek. Kınası düğünü, derken buranın düğünleri yıkım bence. Çeyiz serilmesi, deveyle ağırlık gelmesi, davullar çalması, saz ayrıca saz gelmesi. Eski adetlerin bozulmadan uygulanması öyle hoş ki! Mesela kına gecesi gelin ve arkadaşları “devren” dedikleri bildiğimiz bindallı elbiseyi giyiyorlar. Kına töreni sonrası kıyafet değişiyor. 3 gün bütün burada kim varsa öğlen ve akşam yemeklerini düğün evinde yiyor. Aşçı 3 gün için 950 ytl. Alıyor.( acil durumda kalırsam, bu mesleği düşünebilirim.) erzak da düğün sahibinden. Zor işler bunlar zorrr!
Akşamları dizilerim başladı. Her gece favorilerimi seyrederken, mis gibi çayımı hazırlıyorum. Keyif saatlerim başlıyor.
Zaten 2 kuruşluk keyfimiz var diyordum. Bir günde 13 şehit. Ertesi gün 2 şehit. Aman tanrım! Bu nedir? Bu nasıl bir acıdır? Bu nasıl yanan ateşler? Bu nasıl tahammül edilmez acıyla kıvranan aileler? Bu nasıl yitirilmiş umutlar?
Her gün gazetelerin 3. sayfasındaki vurdulu, kırdılı, ölümlü haberleri okuyup birkaç saniye vah dediğimiz bile olmuyor. Artık vaka-i normalden sayılıyor. Kiminin kafası atıyor. Töre, möre, köre, şööööle, kim kimi tutarsa yere yıkıyor.
İnsanlar normalde cinnet vaziyetinde geziyorlar. Dün pazardan dönerken, mahallede 2 kadın resmen saç baş kavga ediyordu. Sebebi de çocukları oyunda dalaşmış. Annelere şikâyet edince büyükler kapışmış. Çocuklar birlikte duvarın üstüne oturmuş onları seyrediyor. Şimdilerde kimseyle dalaşmaya da gelmiyor. Daaan diye b..k yoluna gidiyorsun.
Peki bizim Mehmetçiklerimiz… Doğunun sarp dağlarında sivil halkın güvenliği için, canları uğruna resmen savaş veriyorlar. Her asker yollama zamanında, davullarla ellerindeki kınalarla, arabalarla, Türk bayraklarıyla, dualarla askere yollanan evlatlar.
Hepimiz kendimizden biliriz. Ekonomik yapımız ne olursa olsun. Evladımızı yetiştirmek için ne özveriler, ne çabalar harcarız. Onlar büyüyene kadar nasıl zor günler geçiririz. Her ana babanın en büyük ideali. Kızsa okusun, mutlu evlilik yapsın. Erkekse, yine okusun, iş güç sahibi olsun. Veeee! Vatan görevi olan askerliğini yapsın. Bir de evlenip de mutlu olursa değmeyin ana babanın keyfine.
Sadece 15 şehit değil, şimdiye kadar ki yitirilen evlatlarımız sadece aileleri yıkıyor. Olay olunca Vaaayy! Oooooyyyy! Sayhaları atıyoruz. Ertesinde hepimiz normal hayatımızı yaşıyoruz. Ateş düştüğü yeri yakıyor.
O gencecik çocukların resimlerine bakamadım. Utandım. Sade vatandaş olsam da içimde kopan fırtınaları, ağzımdan çıkamayan feryatları, dile getiremediğim duygularım için UTANDIM…
Yurdumun doğusunda kıyamet koparken, bizler hala Türkbükündeki sosyete iskeleleri yıkılmasın. Pop stardaki şarkıcılar detone olmadan şarkı söylesin. Kadınlar feryat figan yardım istesin. Şıkıdık şıkıdık oynasın. Daha ne bileyim ne kadar umursamaz hallerimiz varsa hepsi devam etsin. Mehmetçiklerim ölüyormuş. Timsah gözyaşlarıyla dövünüyoruz.
Aslanlarım! Sizler bizim için canınızı ortaya koyuyorsunuz. Terör her millette var. Bu uğurda nice uğraşlar veriliyor.
Şehit Mehmetçiklerimizin ailelerinin acısını yüreğimde duyuyorum. Halen askerliğini yapan Mehmetçiklerimi de sağ salim evlerine dönebilmeleri için bütün kalbimle dua ediyorum. Unutmayın ki! Türk milleti olarak sizlerin arkasında duacıyız. Beraberiz.
Yakınlaşan şeker bayramınızı da kutluyorum. Hepinize hayırlara vesile olmasını diliyorum.
SEVGİYLE KALIN
Çok yakın komşumun kızının düğün hazırlığı var. Bizim bahçede 3 gün yemek verilecek. Kınası düğünü, derken buranın düğünleri yıkım bence. Çeyiz serilmesi, deveyle ağırlık gelmesi, davullar çalması, saz ayrıca saz gelmesi. Eski adetlerin bozulmadan uygulanması öyle hoş ki! Mesela kına gecesi gelin ve arkadaşları “devren” dedikleri bildiğimiz bindallı elbiseyi giyiyorlar. Kına töreni sonrası kıyafet değişiyor. 3 gün bütün burada kim varsa öğlen ve akşam yemeklerini düğün evinde yiyor. Aşçı 3 gün için 950 ytl. Alıyor.( acil durumda kalırsam, bu mesleği düşünebilirim.) erzak da düğün sahibinden. Zor işler bunlar zorrr!
Akşamları dizilerim başladı. Her gece favorilerimi seyrederken, mis gibi çayımı hazırlıyorum. Keyif saatlerim başlıyor.
Zaten 2 kuruşluk keyfimiz var diyordum. Bir günde 13 şehit. Ertesi gün 2 şehit. Aman tanrım! Bu nedir? Bu nasıl bir acıdır? Bu nasıl yanan ateşler? Bu nasıl tahammül edilmez acıyla kıvranan aileler? Bu nasıl yitirilmiş umutlar?
Her gün gazetelerin 3. sayfasındaki vurdulu, kırdılı, ölümlü haberleri okuyup birkaç saniye vah dediğimiz bile olmuyor. Artık vaka-i normalden sayılıyor. Kiminin kafası atıyor. Töre, möre, köre, şööööle, kim kimi tutarsa yere yıkıyor.
İnsanlar normalde cinnet vaziyetinde geziyorlar. Dün pazardan dönerken, mahallede 2 kadın resmen saç baş kavga ediyordu. Sebebi de çocukları oyunda dalaşmış. Annelere şikâyet edince büyükler kapışmış. Çocuklar birlikte duvarın üstüne oturmuş onları seyrediyor. Şimdilerde kimseyle dalaşmaya da gelmiyor. Daaan diye b..k yoluna gidiyorsun.
Peki bizim Mehmetçiklerimiz… Doğunun sarp dağlarında sivil halkın güvenliği için, canları uğruna resmen savaş veriyorlar. Her asker yollama zamanında, davullarla ellerindeki kınalarla, arabalarla, Türk bayraklarıyla, dualarla askere yollanan evlatlar.
Hepimiz kendimizden biliriz. Ekonomik yapımız ne olursa olsun. Evladımızı yetiştirmek için ne özveriler, ne çabalar harcarız. Onlar büyüyene kadar nasıl zor günler geçiririz. Her ana babanın en büyük ideali. Kızsa okusun, mutlu evlilik yapsın. Erkekse, yine okusun, iş güç sahibi olsun. Veeee! Vatan görevi olan askerliğini yapsın. Bir de evlenip de mutlu olursa değmeyin ana babanın keyfine.
Sadece 15 şehit değil, şimdiye kadar ki yitirilen evlatlarımız sadece aileleri yıkıyor. Olay olunca Vaaayy! Oooooyyyy! Sayhaları atıyoruz. Ertesinde hepimiz normal hayatımızı yaşıyoruz. Ateş düştüğü yeri yakıyor.
O gencecik çocukların resimlerine bakamadım. Utandım. Sade vatandaş olsam da içimde kopan fırtınaları, ağzımdan çıkamayan feryatları, dile getiremediğim duygularım için UTANDIM…
Yurdumun doğusunda kıyamet koparken, bizler hala Türkbükündeki sosyete iskeleleri yıkılmasın. Pop stardaki şarkıcılar detone olmadan şarkı söylesin. Kadınlar feryat figan yardım istesin. Şıkıdık şıkıdık oynasın. Daha ne bileyim ne kadar umursamaz hallerimiz varsa hepsi devam etsin. Mehmetçiklerim ölüyormuş. Timsah gözyaşlarıyla dövünüyoruz.
Aslanlarım! Sizler bizim için canınızı ortaya koyuyorsunuz. Terör her millette var. Bu uğurda nice uğraşlar veriliyor.
Şehit Mehmetçiklerimizin ailelerinin acısını yüreğimde duyuyorum. Halen askerliğini yapan Mehmetçiklerimi de sağ salim evlerine dönebilmeleri için bütün kalbimle dua ediyorum. Unutmayın ki! Türk milleti olarak sizlerin arkasında duacıyız. Beraberiz.
Yakınlaşan şeker bayramınızı da kutluyorum. Hepinize hayırlara vesile olmasını diliyorum.
SEVGİYLE KALIN