Canlarım, sizlerle beraber olmak öyle önemli ki benim için. Beni Sevgi ablanız olarak kabul edin. Zaten Bodrum da beni öyle tanır. İyi ve kötü zamanlarınızda yanınızda olayım. Dertleşelim, ama çoğunlukla gülelim. Öyle ihtiyacımız var ki gülmeye. Sorunlarımızı unutup, keyif almaya bakalım. Haydi.. Var mısınız beraber keyiflenmeye ?

Bodrumun Sevgisi

Pazartesi, Haziran 20, 2005

KONSERİMİZ HARİKAYDI

16 Haziran’da Bodrum Belediyesi Musiki Derneği olarak kalede konser verdik. Tam 9 ay özveriyle bu konser için çalıştık. Hocamız İzmir Ege Üniversitesi Konservatuarı öğretim görevlisi sayın HALİL İBRAHİM YÜKSEL beyefendi bizleri nasıl çalıştırdı? Bizim gibi amatörlere şarkının nasıl doğru söylenebileceğini öğretti.

Eskiden ben mesela avaza bağırıp çığırdığım zaman çok güzel şarkı söylediğimi sanırdım. Eh repertuar desen bende yok yok. Hangi şarkı olursa güldür güldür okuyorum. Ammaaa kazın ayağı öyle değilmiş. Meğer şarkı okumanın bir adabı. Kuralı varmış. Sağ olsun hocamız bizi azimle yetiştirdi. Her birimiz adabıyla şarkı söylemeyi öğrendik.

İzmir’den 13 parça saz geldi. Hepsi öğretim görevlisi. Bir çalıyorlar peeeeee!!!! Kendimi Ümmü Gülsüm filan sandım. (gaza gelinirde bu kadarı da olmaz.) O duyduğum hazzı imkanı yok anlatamam. Nasıl bir duygu selidir? Sanki havalarda uçarak şarkı söylüyorum.

Konser günü heyecandan geberebilirdim. Kolay mı? Bodrum Kalesi’nde konser veriyoruz. Son 3 gün devamlı provalarla öldük. Gece kalenin sahnesine ilk adımımı attığım zaman öylece kaldım. Eskiden Bodrum festivali yapılırdı.Rahmetli Zeki Müren bu sahnede ne çok konser vermişti. Hiçbir ücret almadan Bodrum’a katkı olsun diye her festivalde mutlaka konser verirdi. Ortalık yıkılırdı. Her konserini en önden ailemle seyrederdim.

Zeki Müren’in konserlerini nasıl anlatsam size rüya gibi uçan yıllar!!! Neler alıp götürdünüz benden. Taaaa!!!! O zamanlar bana deselerdi ki “sende bir gün kaledeki aynı sahneye çıkıp şarkı söyleyeceksin” hayatta inanmaz, dalga bile geçerdim. Ama seneler neler getirdi, neler götürdü. Şimdi anacım, Zeki Müren rahmetli oldular, kızım evlendi. Eski dostlar kayboldu.

İşte kalenin sahnesine çıkınca bütün yıllar film şeridi gibi gözümün önünden geçti. İçimden önce Zeki Müren’e sonra bütün bu dünyadan gidenlerin ruhlarına okudum. Kalenin surları sanki bana eşlik ediyormuş gibi geldi.

Konserimiz iki bölümdü. İlk bölüm kürdilihicazkar faslı. Nasıl coşkulu okuduk! İkinci bölüm ise Prof. Dr. Alaaddin Yavaşca eserleri geçtik. Programın sonunda Dr. Alaaddin Yavaşca sahne aldı. Maşallah eski toprak, hoca nasıl okuyor!! Bütün kaledeki seyirciler ayakta alkışladılar. Şimdinin sanatçı diye ortalarda gezinenler dinlesin de biraz kendilerine çeki düzen versinler.

Konserimizi alnımızın akıyla başarıyla bitirdik. Alkış kıyamet, 2 defa sahneye davet edilip şarkı okuduk. Kulisi görmeliydiniz. Birbirini öpenler, ağlayanlar, zıplayanlar. Demek ki sahne tozu buymuş. Artık seneye nasipse senede iki konser vereceğiz. Hocamıza ve emeği geçen herkese çok çok teşekkür ederim.

Konser sonu tekneyle karaadaya gittik yedik içtik. Ama en önemlisi saat sabah 5’te gün doğarken sessizlikte Kaşif hoca ve öğrencisi ney çaldılar. O ses ne büyülüydü. İnanın sihirli ortamda ağladım. Cennet bu olmalı dedim. Sabah 8’de eve geldim. O günü atlayıp, ertesi günü kendime gelebildim.



SEVGİYLE KALIN