MİSAFİRİM GELDİ
Bir bu eksikti. Bela geliyorum demez, geldi. Hem de ne gelme. Evde gece yatmaya hazırlanıyorum,gece 2.30. Kapı yıkılıyor!! Bir aklım varmış çıkıvereyazdı.”Kim ooo????” “Aç! Ben geldiiiiim!!! “Ankara’dan çocukluk arkadaşım Meral!!!!Bu arada mahalle komşularımda uyandı, top yekün karşıladık.
Dün öğleden sonra, buna kalabalık gelmişler (zaten hiç gitmiyorlar ki! Tam çatır,deli, dolu ama çok matraktır.)İşinde patronuna “ Ben Bodrum’a gidiyorum!sıkıldım kafamı dağıtıp gelirim. Hadi eyvallah!” Buna “hayır” deyip de işinden atacak patron nerdeee? Zira senelerdir şirketin bel kemiği.
Bağırıyor! “Arabayı kötü park ettim, birisi düzeltsin.” Gecenin o vaktinde. Düşünün artık. Beni 10 dakikada tepe sersemi yaptı. Derhal odasını kendi tayin etti, bavulunu açıp o vakitte yerleşmeye çalışıyor. “Dur kızım bunun yarını da var” Ne dese! “Yarın beni kapı önüne koyarsın, neme lazım.Ben şimdiden yerleşeyim.”
Pijamasını giydi, “Hadi çay yap da içelim, sana anlatacaklarım var, önemli” Ölüyorum uykusuzluktan, hastalığım geçmemiş, bu farkında bile değil.( Benden 7-8 yaş küçük, ful enerji) Kaçar, göçer yok. Oturduk dinleyeceğiz. Bunun yıllardır bir uzatmalısı var. İkisi de bekar, lakin evlilik onlara göre değilmiş. Bizimki erkeğe hizmet edemezmiş, böyle gece gezmeleri, beraber hoş vakit geçirme, sonra herkez evine, mesuliyet yok, lay lay lom hayat.
Bu ilişkiyi ben yaşasam adam beni iki günde kapı dışarı eder. Bundaki şans işte, adam yıllardır gıkını bile çıkarmıyor.Ne adamlar var Ah! Ah! Bizimki hiç evlenmedi. Tek erkekle ömrünü bitirmeye kararlı.
“ Dur unuttum” diye içeri koşturdu. Ömer’in (arkadaşı olur kendileri) kocaman resmini benim televizyonun üstüne koydu.” Kızım odana koysana ben niye adamın resmine bakıp durayım” “AAAAA!!!! Sen bakma ben bakarım,özleyince öpcem onu”
Şimdi bizimki adama kızmış. Sebebi de geçen akşam yemeğe gitmişler. Gecenin sonunda Ömer bizim kızı evine kahve içmeye davet etmiş, Meral olmaz demiş. Niye, nasıl, neden derken tartışmışlar. Bizim deli çok bozulmuşmuş da morali bozukmuş da ille şehri terk etmesi gerekirmiş de. Sen atla arabaya yola çık. Ömer’ haber verme, Yolda aklı başına gelmiş “Ben nereye gidiyorum ki!! “ bakmış yolu yarılamış amaaaaan! boş ver, değişiklik olur. Tabi ki Ömer’e hırsı da geçmiş. Affetmiş onu. Delidir, ne yapsa yeridir.
Dakka bir, gol bir. Şimdiden ne planlar yapıyor? Nereye gidermişiz, neler yermişiz, açık nereler varmış? Hiç evde yemek yapmayalım, dışarı atalım kendimizi, Bodrum’un altını üstüne getirelim.Ben zaten ev kuşuymuşum, miskinmişim, kış uykusuna yatmışım, silkelenmem lazımmış, daha neler, neler. Motor takmış gibi devamlı o konuştu, ben dinledim.
Kaç gün kalacak bilmiyorum ama beni yoğurup hamur gibi yapmadan gitse diye umuyorum.Dibinde kurt varmış gibi kıpır, kıpır.
Daha benim nelerle meşgul olduğumu bilmiyor. Evde hımbıl, tembel oturuyorum zannediyor. Ben çenemi açmadım bile, Bu yazılarla intikamım korkunç olacak.Yarın gazetede okuyunca, ınınınnn!!!!! Şoklara girecek…Yüzünü çok merak ediyorum.Ne renk ve şekil olacak.Allah encamımı hayır eylesin! Bakalım bu kızla ne yapacağım.
SEVGİYLE KALIN
Dün öğleden sonra, buna kalabalık gelmişler (zaten hiç gitmiyorlar ki! Tam çatır,deli, dolu ama çok matraktır.)İşinde patronuna “ Ben Bodrum’a gidiyorum!sıkıldım kafamı dağıtıp gelirim. Hadi eyvallah!” Buna “hayır” deyip de işinden atacak patron nerdeee? Zira senelerdir şirketin bel kemiği.
Bağırıyor! “Arabayı kötü park ettim, birisi düzeltsin.” Gecenin o vaktinde. Düşünün artık. Beni 10 dakikada tepe sersemi yaptı. Derhal odasını kendi tayin etti, bavulunu açıp o vakitte yerleşmeye çalışıyor. “Dur kızım bunun yarını da var” Ne dese! “Yarın beni kapı önüne koyarsın, neme lazım.Ben şimdiden yerleşeyim.”
Pijamasını giydi, “Hadi çay yap da içelim, sana anlatacaklarım var, önemli” Ölüyorum uykusuzluktan, hastalığım geçmemiş, bu farkında bile değil.( Benden 7-8 yaş küçük, ful enerji) Kaçar, göçer yok. Oturduk dinleyeceğiz. Bunun yıllardır bir uzatmalısı var. İkisi de bekar, lakin evlilik onlara göre değilmiş. Bizimki erkeğe hizmet edemezmiş, böyle gece gezmeleri, beraber hoş vakit geçirme, sonra herkez evine, mesuliyet yok, lay lay lom hayat.
Bu ilişkiyi ben yaşasam adam beni iki günde kapı dışarı eder. Bundaki şans işte, adam yıllardır gıkını bile çıkarmıyor.Ne adamlar var Ah! Ah! Bizimki hiç evlenmedi. Tek erkekle ömrünü bitirmeye kararlı.
“ Dur unuttum” diye içeri koşturdu. Ömer’in (arkadaşı olur kendileri) kocaman resmini benim televizyonun üstüne koydu.” Kızım odana koysana ben niye adamın resmine bakıp durayım” “AAAAA!!!! Sen bakma ben bakarım,özleyince öpcem onu”
Şimdi bizimki adama kızmış. Sebebi de geçen akşam yemeğe gitmişler. Gecenin sonunda Ömer bizim kızı evine kahve içmeye davet etmiş, Meral olmaz demiş. Niye, nasıl, neden derken tartışmışlar. Bizim deli çok bozulmuşmuş da morali bozukmuş da ille şehri terk etmesi gerekirmiş de. Sen atla arabaya yola çık. Ömer’ haber verme, Yolda aklı başına gelmiş “Ben nereye gidiyorum ki!! “ bakmış yolu yarılamış amaaaaan! boş ver, değişiklik olur. Tabi ki Ömer’e hırsı da geçmiş. Affetmiş onu. Delidir, ne yapsa yeridir.
Dakka bir, gol bir. Şimdiden ne planlar yapıyor? Nereye gidermişiz, neler yermişiz, açık nereler varmış? Hiç evde yemek yapmayalım, dışarı atalım kendimizi, Bodrum’un altını üstüne getirelim.Ben zaten ev kuşuymuşum, miskinmişim, kış uykusuna yatmışım, silkelenmem lazımmış, daha neler, neler. Motor takmış gibi devamlı o konuştu, ben dinledim.
Kaç gün kalacak bilmiyorum ama beni yoğurup hamur gibi yapmadan gitse diye umuyorum.Dibinde kurt varmış gibi kıpır, kıpır.
Daha benim nelerle meşgul olduğumu bilmiyor. Evde hımbıl, tembel oturuyorum zannediyor. Ben çenemi açmadım bile, Bu yazılarla intikamım korkunç olacak.Yarın gazetede okuyunca, ınınınnn!!!!! Şoklara girecek…Yüzünü çok merak ediyorum.Ne renk ve şekil olacak.Allah encamımı hayır eylesin! Bakalım bu kızla ne yapacağım.
SEVGİYLE KALIN