YAĞMUR YAĞDI BÖYLE OLDU
Bu gün yine şakır yağmur yağdı. Deli olan sokağa çıkmaz, ben deli de işim olmasa hiç çıkar mıyım. Evde yat aşağı, tembellik et ama ne fayda. Elektrik parası, telefon parası son güne kadar salladım da bu gün ı-ıh. Mecburen deli yağmurda düştüm yollara.
Aman Allah! Yolları seller götürüyor, şemsiye neymiş, peeeeh!! Her yerden savuruyor. Sevgili şoförlerimiz yağmurun tadını pek güzel çıkarıyor. Sular mı birikmiş? Çamurlu su var mıymış? Yüzlerinde olmasa da içleri, sadizm duyguları galeyana gelmiş şekilde trafikteler.
Atatürk caddesinde yürüyorum.zaten kuşlar gibi sekerek yürüyoruz. Hadi yağmur sadece ıslatıyor, ya arabalar…. Ah! Ah! Ah! Özellikle suları isabet edip üstünden hızla geçiyorlar. Sen yürüyor muşun ne umuru. Sağ tarafımın bir kısmı, FOOŞŞ!!!Çamur içinde. Krem rengindeki yağmurluğum kahverengiyle siyahımsı desen oluyor.Üstünden akan sular da ayrı bir zevk veriyor. Tam o arabaya iyi dileklerini yollarken, haydi arkadan başkası. O da temiz kalan diğer yerlerine, kafalarına göre şekil veriyorlar.
Ama haksızlık etmeyim ara sıra da olsa yavaş seyredip, bilhassa su birikintilerinde son derece dikkatli geçen sürücülerimiz de var.Kendilerine kocaman, kocaman teşekkürlerimle, hayırlı seyirler diliyorum, şappadanak yanaklarından öpüyorum.
Cevat Şakir caddesine döndüm bu sefer sol yanımı yola verdim. Neme lazım o cenahım da temiz kalmasın, desenlensin istedim. Allah razı olsun sürücüler bu isteğimi duydular demek ki, hiç vakit geçirmeden FOOŞŞUURRT!!!! Aman ne desenler, ne desenler…
Baktım kızmakla bitmeyecek, bari zevkini çıkarayım dedim. İnanın o dakkadan sonra tıpkı çocuklar gibi ben de (ayaklarımda botlarım, çoraplarım sağlam yani) nerde su birikmiş, gözüne, gözüne bastım. Nasıl eğleniyorum, kendi kendime gülüyorum. Hatta bir ara gürül, gürül şarkı bile söyledim. Millet bana garip, garip baktı. Ama ne umrum, burası Bodrum ve beni tanıyorlar(!)
Yazık sokak köpeği bir mağazanın tentesine sığınmış. Nasıl ıslanmış garibim, tüylerinden sular akıyor. Rahmetli anneannem çok ıslanan insana “İğmirin iti gibi olmuşun” derdi. İğmir nerededir? Oranın itimi sadece ıslanır da başka itler ıslanmazdı. Eski insanların uydurmaları da olabilir.
Bir köpeğe baktım, bir de kendime. Görünüşümüz aynı da hiç olmazsa onda desenli çamur yok.Ben ondan beterim. Birbirimize şöyle baktık. Onun bakışlarından bende tıpkı onun gibi sokak köpeği olduğumu düşündüğünü anladım.Ne bilsin hayvancık, bizler gibi insan olup yağmurda birbirimizi ıslatmadan, saygılı trafikte seyretsek de insanlar temiz kalsa. Kendince bizleri, en azından beni hayvan olarak algıladı.
Girdiğim bankalarda en kirli bendim Allah’tan yağmur var diye tenhaydı. Çalışan memurlar beni tanıyorlar. Kim gördüyse”Ne o? yerlerde mi yuvarlandın” dedi. “Eh! Onun gibi bişey. Sürücülerimiz bana çamur banyosu yaptırdılar. İnşallah bu çamurlar bedenime faydalıdır da eve gidince bakarım ki Kara ada çamuru gibi güzelleşmişim.”
Bu arada sevgili sürücü kardeşler!!! Beni ve başkalarını ıslatanların plakalarının hepsini aldım. Şimdilik bende hepsi. Siz kendinizi bilirsiniz.(insanların size karşı el, kol hareketi ve yüz ifadelerini sizler gördünüz) Ben sokaklardayım bir daha sefere de aynısını yaparsanız, sizi elaleme rezil ederim. (Yazarınız, haşinleşti ve kızgın ona göre)
SEVGİYLE KALIN
Aman Allah! Yolları seller götürüyor, şemsiye neymiş, peeeeh!! Her yerden savuruyor. Sevgili şoförlerimiz yağmurun tadını pek güzel çıkarıyor. Sular mı birikmiş? Çamurlu su var mıymış? Yüzlerinde olmasa da içleri, sadizm duyguları galeyana gelmiş şekilde trafikteler.
Atatürk caddesinde yürüyorum.zaten kuşlar gibi sekerek yürüyoruz. Hadi yağmur sadece ıslatıyor, ya arabalar…. Ah! Ah! Ah! Özellikle suları isabet edip üstünden hızla geçiyorlar. Sen yürüyor muşun ne umuru. Sağ tarafımın bir kısmı, FOOŞŞ!!!Çamur içinde. Krem rengindeki yağmurluğum kahverengiyle siyahımsı desen oluyor.Üstünden akan sular da ayrı bir zevk veriyor. Tam o arabaya iyi dileklerini yollarken, haydi arkadan başkası. O da temiz kalan diğer yerlerine, kafalarına göre şekil veriyorlar.
Ama haksızlık etmeyim ara sıra da olsa yavaş seyredip, bilhassa su birikintilerinde son derece dikkatli geçen sürücülerimiz de var.Kendilerine kocaman, kocaman teşekkürlerimle, hayırlı seyirler diliyorum, şappadanak yanaklarından öpüyorum.
Cevat Şakir caddesine döndüm bu sefer sol yanımı yola verdim. Neme lazım o cenahım da temiz kalmasın, desenlensin istedim. Allah razı olsun sürücüler bu isteğimi duydular demek ki, hiç vakit geçirmeden FOOŞŞUURRT!!!! Aman ne desenler, ne desenler…
Baktım kızmakla bitmeyecek, bari zevkini çıkarayım dedim. İnanın o dakkadan sonra tıpkı çocuklar gibi ben de (ayaklarımda botlarım, çoraplarım sağlam yani) nerde su birikmiş, gözüne, gözüne bastım. Nasıl eğleniyorum, kendi kendime gülüyorum. Hatta bir ara gürül, gürül şarkı bile söyledim. Millet bana garip, garip baktı. Ama ne umrum, burası Bodrum ve beni tanıyorlar(!)
Yazık sokak köpeği bir mağazanın tentesine sığınmış. Nasıl ıslanmış garibim, tüylerinden sular akıyor. Rahmetli anneannem çok ıslanan insana “İğmirin iti gibi olmuşun” derdi. İğmir nerededir? Oranın itimi sadece ıslanır da başka itler ıslanmazdı. Eski insanların uydurmaları da olabilir.
Bir köpeğe baktım, bir de kendime. Görünüşümüz aynı da hiç olmazsa onda desenli çamur yok.Ben ondan beterim. Birbirimize şöyle baktık. Onun bakışlarından bende tıpkı onun gibi sokak köpeği olduğumu düşündüğünü anladım.Ne bilsin hayvancık, bizler gibi insan olup yağmurda birbirimizi ıslatmadan, saygılı trafikte seyretsek de insanlar temiz kalsa. Kendince bizleri, en azından beni hayvan olarak algıladı.
Girdiğim bankalarda en kirli bendim Allah’tan yağmur var diye tenhaydı. Çalışan memurlar beni tanıyorlar. Kim gördüyse”Ne o? yerlerde mi yuvarlandın” dedi. “Eh! Onun gibi bişey. Sürücülerimiz bana çamur banyosu yaptırdılar. İnşallah bu çamurlar bedenime faydalıdır da eve gidince bakarım ki Kara ada çamuru gibi güzelleşmişim.”
Bu arada sevgili sürücü kardeşler!!! Beni ve başkalarını ıslatanların plakalarının hepsini aldım. Şimdilik bende hepsi. Siz kendinizi bilirsiniz.(insanların size karşı el, kol hareketi ve yüz ifadelerini sizler gördünüz) Ben sokaklardayım bir daha sefere de aynısını yaparsanız, sizi elaleme rezil ederim. (Yazarınız, haşinleşti ve kızgın ona göre)
SEVGİYLE KALIN